Okumadan Geçmeyin

Uzayın ve Dünyanın Gizemleri - 1

PAMUK ŞEKER GİBİ BİR ÇİZER: ZEYNEP BEGÜM ŞEN

Loading

 


Sevgili Dergi Mudita okurları,

Sizler için Dergi Mudita’ya çizer yetiştirmek ve kitap resimlemekle ilgilenen Zeynep Begüm Şen ile röportaj yaptım.

Salih: İlk çiziminizi ne zaman yaptınız?

Zeynep Begüm Şen: İlk çizimimi muhtemelen kalemi tutmaya başlar başlamaz yaptım. Kendimi bildim bileli çiziyorum çünkü.

Salih: Kitap resimlemeye ne zaman ve nasıl başladınız?

Zeynep Begüm Şen: Kendimi bildim bileli çizmeme rağmen resim değil illüstrasyon tarzında çizmeyi sevdiğim için yaptığım çizimler işe yaramaz sanıyordum. Meğerse benim tarzımın ait olduğu bir yer de varmış. İki yıl önce gördüğüm bir “Çocuk Kitabı Resimleme Atölyesi” ilanı ile fark ettim bunu. Atölyeden hemen sonra ben de bu işe atıldım.

Salih: Şu ana kadar kaç kitap resimlediniz?

Zeynep Begüm Şen: Şu ana kadar 6 hikâye, 1 etkinlik kitabı resimledim. Şu an üzerinde çalışmakta olduğum kitaplar da var. Onlar da yolda inşallah.

Salih: En sevdiğiniz çiziminiz hangisi? Bu çiziminizi ne zaman yaptınız?

Zeynep Begüm Şen: En sevdiğim çizimim her zaman en son çizimim. Çünkü her bir çizimde yeni şeyler öğreniyorum, keşfediyorum, tecrübe ediyorum. Her çizimimde bir öncekine göre daha çok şey biliyor oluyorum. Benim için derin anlamlara sahip çizimlerim var tabii ki ama en sevdiğim en beğendiğim diyemem onlar için.

Salih: Çizerliğin yanında bir meslek yapıyor musunuz?

Zeynep Begüm Şen: Ben tam zamanlı çizerlik yapıyorum. Aynı zamanda Rebi Akademi’de çocuklara çizerlik eğitimi veriyorum. Ama bu da bana çizerliğin bir parçası gibi geliyor zaten, açıkçası çokta ek olarak görmüyorum bunu.

Salih: Çizer olmasaydınız ne olurdunuz?

Zeynep Begüm Şen: Çizer olmasaydım restoratör/konservatör olurdum. Çizerlikten önce yaptığım iş buydu. O işi de seviyorum. Ama çizerlik kadar ruhumu doyurmuyor.

Salih: Kendinize örnek aldığınız bir sanatçı var mı?

Zeynep Begüm Şen: Kendime örnek aldığım çok sanatçı var. Kitaplarını alıp biriktirdiğim, çizimlerini dikkatle incelediğim yabancı sanatçılar çok fazla. Bunların hepsini saymam imkânsız ancak Günther Jakobs’u çok seviyorum özellikle boyama tarzını. Onun haricinde samimi çizer dostlarım var kendime örnek aldığım ve çok şey öğrendiğim. Bunların başında Gökhan Özdemir, Hümeyra Yorgancı, Merve Özcan ve Cahide Sena Bilgener geliyor. İnsanın beraber vakit geçirince kendine bir şeyler katabildiği dostlarının olması çok güzel.

Salih: Kitap resimlerken nasıl bir duygu hissediyorsunuz?

Zeynep Begüm Şen: Resimlediğim kitaba göre değişir. Ben çizimde duyguya çok önem veren biriyim. Eğer resimlediğim kitabın yoğun bir duygusu varsa ben de o duyguya girip ona göre resimliyorum. Renklerimi, çizgilerimi ona göre belirliyorum. Kitabı resimlerken bana da sirayet ediyor bu duygu tabii ki. Kitaptaki karakterle uzunca bir süre vakit geçirip onu tüm detayları, duyguları, kusurları ile birlikte tasarladığım için haliyle onunla beraber ben de gülüp ağlıyorum. En sonunda kitabı bitirip teslim ederken de yavrusunu üniversiteye şehir dışına gönderen anneler gibi bir hüzün yaşıyorum. Çünkü her kitap, benim bir nevi ellerimde boş sayfalara ilmek ilmek işleyerek duygularımdan ruhumdan katarak besleyip büyüttüğüm çocuğummuş gibi hissediyorum.

Salih: Çocukken takip ettiğiniz bir dergi var mıydı?

Zeynep Begüm Şen: Özellikle takip ettiğim bir dergi yoktu. Tabii ailemin aldığı, eve gelen, okuduğum dergiler vardı. Hayal meyal takip ettiğim karikatür serilerini hatırlıyorum. Ama isimleri aklımda değil. “Bilim Çocuk” dergisini çok sevdiğimi hatırlıyorum sadece.

Salih: Çocukken çok sevdiğiniz bir çizer var mıydı?

Zeynep Begüm Şen: Benim çocukluğumda böyle resimli kitaplarım yoktu. Sosyal medya da olmadığı için haliyle bildiğim bir çizer de yoktu.

Salih: “Çizgili Çoraplı Kız” kitabının çizimlerini çok beğendim. Bu kitabı hazırlarken nelerden ilham aldınız?

Zeynep Begüm Şen: Teşekkür ederim. Kitabı hazırlarken kendimden ilham aldım diyebilirim. Ben de eskiden o kitaptaki karakter gibi bir dışlanmaya maruz kalmıştım. Çok kolay empati kurabildiğim bir karakterdi. Onun haricinde her resmimde olduğu gibi sevdiklerimden, müzikten, doğadan ilham aldım.

Salih: “Çizgili Çoraplı Kız” kitabının hikâyesinde karakter ile ilgili neredeyse hiç bilgi verilmemiş. Siz karakteri tasarlarken nelerden yararlandınız? İlham aldığınız bir şey oldu mu? Yazarla beraber mi karar verdiniz?

Zeynep Begüm Şen: Karakterin özelliklerinin dış görünüşüne yansımasına dikkat ederek tasarladım. Sevimli ama biraz da aykırı bir tip gibi gözüksün istedim. Birkaç farklı tasarım yaptım ve içlerinden yazar ile birlikte seçtik.

Salih: Resimlediğiniz kitapların en çok hangisini beğeniyorsunuz?

Zeynep Begüm Şen: “Çizgili Çoraplı Kız” kitabımı beğeniyorum. Benim tarzımı en çok yansıtan kitap o.

Salih: Dergimizin ikinci sayısında yer alan ‘Hayat Kolay Mı Sandın?’ şiirini neyden ilham alarak yazdınız? Başka şiirleriniz var mı?

Zeynep Begüm Şen: Ben öğretmen çocuğuyum. Çok tatlı ama pek disiplinli bir babam var. O şiirimde babamdan ilham aldım diyebilirim. Çünkü babam bana her pes etmeye yazdığımda, sıkıldığımda, çalışmak istemediğimde, ödevlerimi yapmadığımda vs. o şiirimde yazdığım hayatın gerçeklerini hatırlatırdı. Sanırım babamdan etkilenerek yazdığım bir şiir olsa gerek. Yoksa 10 yaşındaki bir çocuk neden bunları kendine dert edinsin? Çocukluğumda yazdığım bir sürü şiirlerim var. Çok duygulu bir çocuktum. Her şeye şiir yazardım. Küçük yaşta öyle şiirler yazmam da çevremin dikkatini çekiyor ve bana kendileri için de şiir yazdırmak istiyorlardı. Ben de bir süre sonra bu durumdan bunalıp şiiri bıraktım.

Salih: Tuğba Coşkuner’in en sevdiğiniz kitabı hangisi?

Zeynep Begüm Şen: Onun tüm kitaplarını çok seviyorum. Beni kendine hayran bırakan bir hayal gücü var. En sevdiğim ise “Sen Yokken Neler Neler Oldu?” kitabı. İncelemeye doyamıyorum.

Salih: Dergi Mudita çizerlerine neler tavsiye edersiniz?

Zeynep Begüm Şen: Çoğu alanda olduğu gibi çizerlikte de öğrenmenin, gelişmenin sonu yok. Bunun bilinciyle pes etmeden, kendilerini dünkü halleri hariç kimseyle karşılaştırmadan çalışmaya, denemeye devam etsinler. Biri sizden daha iyi çiziyorsa daha çok çalıştığı içindir. Yetenek sizi tek başına hedef noktasına vardırmaz. O yolu yürümeniz gerek. Biraz daha sabırlı ve azimli olduğunuzda neler başarabileceğinizi göreceksiniz. Ben de her zaman yanınızdayım elimden geldiğince hep yardım edeceğim.

Salih: Son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Zeynep Begüm Şen: Bu güzel röportaj ile kendimi ifade etme fırsatı tanıdığın için çok teşekkür ederim Salih’ciğim. Dergi Mudita’yı ve ekibini çok seviyorum. Sizlerle beraber çalışmak yapmaktan en çok keyif aldığım bir iş. Ve bence bu samimiyetimiz dergiye de yansıyor. Hazırlık süreci çok yoğun geçiyor ama hiç sıkılmıyoruz. Bolca kahkaha eşliğinde hazırlanıyor dergimiz. Umarım okuyan, inceleyen her çocuğa da ilham olur.


Yorumlar