MUHTEŞEM SÜLEYMAN

Loading

Osmanlı hanedanının (ailesi) 10. padişahı Muhteşem Süleyman'dır. Muhteşem Süleyman'ın babası Yavuz Sultan Selim Han, annesi Hafsa Hatun, çocuk sayısı 13, doğum tarihi 1494'tür. 

Şehzade çok önemli bilginlerden dersler almıştır. Yavuz Sultan Selim ölünce şehzadeler (sultan oğlu) toplanır, aralarından en çevik olan, ilk doğan, daha akıllı olan gibi seçeneklerden biri seçilir ve devletin başına getirilirdi. Kanuni Sultan Süleyman Han yani 'kanun koyan sultan' bütün Avrupa'yı fethetmek istiyordu. Büyük bir toplantı yaptı. Toplantıda Belgrad'ın fethedilmesi kararlaştırıldı. 

Sadrazam Piri Mehmet Paşa 18 Mayıs 1521 Cumartesi günü yola çıktı ve 26 Temmuz'da Belgrad'a büyük bir ateş açıldı. Sultan Süleyman, 1 Ağustos 1521 Perşembe günü kuşatmayı güçlendirdi ve ateşleri sıklaştırdı. 8 Ağustos Perşembe günü üç koldan atlılar saldırıya geçti. 29 Ağustos Perşembe günü düşman teslim oldu. Ertesi gün yani Cuma, Belgrad'ın en büyük kilisesi camiye çevrildi ve Belgrad'ın ilk cuma namazı orada kılınır. Padişah, 200 top ve 3 bin askerini kalede bırakarak 18 Eylül 1521'de İstanbul'a döner. 

Kısa süre sonra 'Şimdi hedef Rodos'tur!' diyen Sultan, hristiyan denizcilik üssü ve Saint Jean Şövalyeleri'nin korsanlık yaptığı yer daha doğrusu Saint Jean İmparatorluğu'nun başkenti olan Rodos adası padişahın karadan asker çıkartması, Mustafa Paşa'nın da 100'e yakın gemi ile Rodos açıklarına demirlemesiyle savaş başlamıştı. 

26 Haziran 1522 tarihinde bir elçi gönderilerek barış teklif edildi. Ancak Saint Jean Şövalyeleri bu teklifi kabul etmedi. Uzun süre güçlü bir savaş gerçekleşti. Rodos'lular; 'Rodos kapılarını ancak Rodos'lular açabilir!' diyordu. Kanuni Sultan Süleyman kaleye, 'Eğer 3 gün içinde teslim olmazsanız kaleyi başınıza yıkacağız!' diye haber gönderdi. 

Bazı şövalyeler 'Bu güce karşı koyamayız!' dedi. Bazıları ise 'Biz Osmanlılar'a çok kötülük ettik. Osmanlılar da aynısını bize yapabilir.' dediler. 3 gün içinde hiçbir karar alınamayınca 4. günün sabahı birden dünyanın en güçlü hücumu sayılabilecek bir hücum gerçekleşti. Öyle ki askerler neredeyse kılıç ve top seslerinden padişahın emirlerini duyamayacaktı. 4. günün akşamı kale tamamen çökünce şövalyeler teslim olmak zorunda kaldı. Padişah da şövalyeleri serbest bıraktı. Bu haber karşısında çok sinirlenen Macarlar çok büyük bir ordu hazırlayarak Osmanlılar'ın üstüne yürüdü. 

Osmanlılar büyük Haçlı Ordusu ile Mohaç Ovası'nda karşılaştılar. Askerler Osmanlı tarafında 100 bin civarındaydı, 300 de top vardı. Macarların asker sayısı hemen hemen aynı olmakla beraber top sayısında büyük bir eksiklik göze çarpar. Kitaplardan öğrendiğime göre onların top sayısı tam bilinemese de tarihçilere göre 80 topları vardır. Bence 80 topla Osmanlı ordusuna saldıramayacakları için top sayısı 120 civarındadır. 

Savaş bence güneşli ama tarihçilere göre yağmurlu bir günde başladı. Osmanlılar önce küçük bir saldırı başlattı. Ardından hızla kaçmaya başladılar. Düşmanları peşine düştü. Düşmanları 100 civarında Osmanlıyı öldürdüler. Onlar böyle 10'ar 10'ar öldürmeye çalışırken çalıların arkasına saklanmış topçular düşman ordusunun arkasına geçip menzil aldı. Toplar birden aynı anda ateşlendi. 

Macaristan'ın son kralı Layoş bu savaşta öldü. Macaristan artık Osmanlıların eline geçmişti. Macaristan yıkıldı. Sultan Süleyman Han, 'Macar'a bir kral lazım!' diye düşünerek bu savaş sırasında ona destek olan Zaponya'yı kral ilan etti. Ama Zaponya'ya, Charles Quint saldırarak tahtı elinden aldı. Bu şekilde Macaristan'ı tekrar kurdu. Osmanlı akınları sonucunda, büyük savaşlar sonunda Macaristan tekrar Osmanlılara ait bir ülke oldu. 

Muhteşem Süleyman Osmanlı'da Fatih Sultan Mehmet'den sonra bir devleti yıkan ilk hükümdar ve Osmanlı Devleti'nde en uzun süre padişahlık yapan kişidir.