Okumadan Geçmeyin

Uzayın ve Dünyanın Gizemleri - 1

HARİKULADE ROBOT

Loading

         

                                      

Gacur gucur sesler çıkaran bantta ilerlemek oldukça eğlenceli. Keşke burası koskocaman bir lunapark olsa ve benim de ceplerim jetonların çokluğundan kapanmıyor olsa. Ama değil burası dünyanın en büyük ve gelişmiş robot üretim fabrikası. Ben de en son ve en harikulade model Ar. 101. Tüm son kontrollerim yapıldı ve yine benim gibi bir robot olan arkadaşım Bay Kalitekontrol tarafından göğsümün tam ortasına arkadaşça olmayan bir şekilde, şlaaaappp diye bir etiket yapıştırıldı. Bu tüm işlemcilerimin yerli yerinde olduğu ve kullanılmaya hazır bir robot olduğum anlamına gelen bir etiketti.

Kutuya tıkılma işleminden pek hoşlandığım söylenemez. Yine de sesimi çıkarmadım. Sonuç olarak ben şikayet etmek için değil çocuklarla arkadaşlık etmek için programlandım. Makine yağı kokulu bu fabrikadan çıkıp ağaç ve biraz da neden bilmem şeker kokan bu karton kutuya girmek devrelerimin minik solucanlar gibi kıpırdanmasına sebep oldu. Genelde beklenenin aksine bir robot olarak oldukça heyecanlandığım söylenebilirdi.

Nazik olmamak için ellerinden geleni yapan nakliye personeli tarafından paldır küldür kamyona yüklendim. Aracın kapıları “Daaaannn!” diye kapatılmasıyla aynı anda yağmur başladı. Yağmur tanelerinin kamyonun kasasında çıkardığı “tin tin tin” sesleri yolculuğumda bana eşlik eden bir radyo gibiydi. Seyahatim tahminimden kısa sürdü. Demek ki reyona koyulmak üzere getirildiğim alışveriş merkezi üretildiğim fabrikanın oldukça yakınlarındaydı.

Reyon hayallerimden bile daha güzeldi. Çeşit çeşit oyuncaklar, elektronik eşyalar, kocaman bir alan ve parlak ışıklar. Kendimi bir film yıldızı gibi hissettim. Önümden geçip giden hayranlarıma en havalı bakışımı fırlatıyor ve büyük bir hevesle ellerini uzatıp beni önündeki alışveriş sepetine koyacak şanslı kişiyi bekliyordum.

İşte karşımda. Sarı saçları, uzuna yakın bir boyu, ela gözleri ve meraklı olduğu her halinden belli olan fıldır fıldır gözleriyle yeni arkadaşım bana ellerini uzatıyor. Heyecandan çarklarım birbirine karıştı, kablolarım düğümlendi.

Yine kısa bir seyahatin ardından arkadaşımla yeni evimize vardık. Evin yüksek taş penceresinde oturmayı çok sevdim. Kedi kömür ise evde tanıştığım ilk kişi oldu. O evde Kömür ile beraber mutlu mesut yaşadım. Ancak yeni model Sar. 101. Çıkınca eve benim yerime onu aldılar ve beni sattılar. Can dostum Kömür beni bırakamadı. Çekmecemde yaşamaya başladı. O zamandan beri satılıp durdum. Kim bilir, belki çekmecemdeki Kömürle beraber sana da satılırım.

Yorumlar

Yorum Gönder