EMOJİLER SAVAŞI-2

Loading

 

2.bölüm

                          Kahkaha seslerini duyan gülenyüz bey düşündüğü şeyin olduğunu anladı ve saatine bastı. Çalan siren sustuğunda gülgeneral (tümgeneral) gülbey ve gülyüz-157 valisi Gülbay (yarbay) BayGülyüz gelmişti bile.

 

        Durumun kötüyüzler olduğunu anlayınca çok ama çok üzüldüm. Çünkü eskiden kötüyüzler ülkemize gelmişti. Hele renk kötüyüzü çok kötü şeyler yapmıştı. Onlara kızgınyü de derdik. Renk kötüyüzü hızla ilerleyerek bütün dünyamızın rengini almıştı. Biz yüzümüzün şeklinden ve renklerimizden birbirimizi tanırız. Oysa artık renklerimiz yoktu. Gözlerimizin içi de gri, vücudumuz da gri, elimiz ayağımız da gri, ağzımızın içi de gri, dişlerimiz de gri, dilimiz de griydi. Yani sadece yuvarlak gri bir topa dönüşmüştük.

Bu çok uzun zaman boyunca böyle sürdü. Artık onu durdurmak için bir şeyler yapmalıydık. Öyle düşündük durduk. En sonunda bir gülenyüzün aklına bir fikir geldi hemen iki gülenyüz çağırdık. O gülen yüzleri çiçeklerden elde ettiğimiz boyalarla kötüyüz rengine boyadık. Gözlerini ve ağızlarını kötü yüze benzetmek ve renklerini geri almak için özel bir sıvı kullandık. Bu sıvıyı Gülenyüzlerin koruyucusu deneyci Hasan bey gülenyüzoğlu sayesinde elde etmiştik. Biraz ilerledikten sonra ona ulaştılar ve kötüyüz taklidi yaparak onu yakaladılar bütün renklerimizi geri aldık. O günkü gibi olmasını hiç mi hiç istemiyorum. Çare basitti aslında ama deneyci hasan bey uzun süredir dünyanın başka uçlarındaki farklı bitkilerden ilaçlar elde ediyor. Yani geze geze bize ulaşması pek mümkün değil. Neyse konumuz kötüyüzler olunca bu hikayeyi size anlatmadan edemedim. Benim şimdi askere gitmem gerekiyor. Herkesi askere çağırıyorlar. Çünkü kötüyüz ordusu kötüyüz ülkesinden yola çıkmış. En güçsüz kötü yüzden başlayarak en güçlü sultan kötü yüze doğru yavaş yavaş ilerleyeceğiz. Size savaşları tekrardan anlatacağım. O zamana kadar hoşça kalın. Ben kim miyim? Onu da sen bul yahu.